2 Ekim 2017 Pazartesi

Eşcinsel olarak doğduysak, eşcinsel olarak kutlamalıyız doğum günlerimizi!


SarıLacivert bir akşamda, LGBTİ sorunsalından uzak bir şekilde eşcinsellerin iki yüzlülüklerinin sebebinin toplumun homofobisinden mi, yoksa içselleştirilmiş homofobi kaynaklı mı olduğunu tartıştık. Oysa hayatı karnaval havasında açık, kendine dürüst ve bir eşcinsel-kendin olarak yaşamak ve alkışlanmak sadece ve sadece kendi elimizdeydi. Heteroseksist dünyada da olsa hayata nasıl baktığımızla alakalıydı her şey. Rüya olmaktan çıkarmalıydık eşcinsellik gerçeğini. İnsanın kendine vicdansız olmasının çözümünü uzaklarda aramasıysa nafileydi. İnsan kendinden, kendi gerçeğinden kaçabilir miydi? Boşuna bilet parası ödemeye ve çıkmaz yollara gerek hiç yoktu. Eşcinsel olarak doğuyorduk ama kendimizi cinsiyet kimliği denilen şeye adapte etmeye çalışıyor ve heteroseksüel olarak doğum günümüzü kutlamak zorunda kalmamalıydık! Biz gizlenmemeliydik, rahatsız olan perdesini çekebilir hayatın! Nice eşcinselliklere toplumsal cinsiyetçiliğe inat. Eşcinsellik bir taneydi ama toplumsal cinsiyet denilen maraz, bireyleri olumsuz etkiliyor ve kendilerini yanlış tanımlamalarına sebep oluyordu. İşin kötüsü bu yalanlara inanılıyordu...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder