6 Ağustos 2017 Pazar

Denizli Gay LBTİ toplantıları bundan sonra LGBTİ kapsamında olmayacaktır

Denizli Gay bir karınca misali dijital çağın gerekliliklerine ve doğasına uygun olarak düşünsel ve fikirsel bazda çalışmalarına devam edecektir. Buluşmalarımız bundan sonra LGBTİ tabiri başlığı altında olmayacaktır. Ana konumuz heteroseksizmin karşıtı olduğu eşcinsellik olacaktır ve buluşmalarımız da rutine bağlı değildir. Bir araya gelmelerimizin bir telefon ve mesaj uzaklığında olduğu da akıldan çıkartılmamalıdır. Bu demek değil ki artık bundan sonra bir araya gelmeyeceğiz. Her hafta, her gün Denizli Gay'in kapıları insanlara yardımcı olmak için açık olmaya devam edecektir. Sadece LGBTİ'ler her hafta, şurada, şu saate toplanıyorlar diye bir şey olmayacak. Biz bir gay oluşumuz, düşünce ve fikir oluşumuyuz ve sohbet toplantılarımız kesintisiz devam edecek; hem de gün ve saat olarak daha özgür bir şekilde... Yalnız kimse LGBTİ'ler şurada toplanıyor diyemeyecek artık. Varsa bir fkrin bir düşünceniz, bir diyeceğiniz, alo dersiniz veya mesaj atarsınız. 


Geçen hafta toplantılarımızın rutin şekilde olmayabileceğinden bahsetmiştim. Ben hayatta hiçbir şekilde umutsuzluğa kapılmamışımdır; sadece annemin nekahat döneminin son haftasında artık onu hayata döndüremeyeceğimizi anladığımda umudumu yitirmiştim. Çünkü ben hayata olumsuzluk üzerinden bakmam, olumluluk üzerinden bakarım % 1 de olsa da. Ben hayata tutunabildiysem, bir eşcinsel olarak homofobiye rağmen özgür bir şekilde yaşayabiliyorsam, herkesin benim gibi yaşayabilme imkanı vardır diye düşünürüm. Olasılıklardır beni vazgeçirmeyen zaten. Diyebilirsiniz ki sen özgürsen, ne çıkarın var da bu yaştan sonra böyle bir zahmete katlanıyorsun. İnsanın bir hamuru vardır, bir yapsı vardır; ben de hayatın güzelliklerini herkesin tadabilmesinin dünyayı daha da güzelleştireceğine inanan bir yapıya sahibim ve dolayısıyla bu güzellikten ben de nemalanacağım için zahmet veya fedakarlık sayılmaz bu. İnsan olmanın da gerekliliğidir hayata karşı duyarlılık. Zaten sadece eşcinselliğe karşı bir duyarlılık değil benimki; ben hayvanlara, kadınlara, vesaireye yapılan haksızlıklara karşı daha duyarlıyım. Çünkü eşcinseller elleri-ayakları tutan ve hayatlarına yön verebilecek bir beyin ve fiziksel kapasiteye sahip canlılar. Belki de oluşumların eşcinsellere katkı sağlayacağı nokta tam da burası; onlara düşünsel anlamda katkı sağlayabilmek bilinçlenebilmeleri için. Denizli gay olarak, glbt olarak, lgbt olarak, lgbti olarak, vesaire olarak, reel bazda ve sanal bazda bugüne kadar elimden geldiğince bir şeyler yapmaya çalıştım. Eşcinseller ve diğerleri bir araya gelerek paylaşımda bulundular Denizli'de, bulunmaya da devam ediyorlar. Dışarıdan hep şu eleştiriyi alıyorduk; neden daha çok resmileşmiyorsunuz, politikleşmiyorsunuz..? İnsan kafasının içindeki engelleri kaldırmayınca, bunu hayata uyarlayamıyor ne yazık ki. Eşcinseller ve diğerleri özgürlük istiyorlar ama heteroseksüeller kadar özgürlüğe cesaret edemiyorlar ne yazık ki; bunu sadece homofobiye veya dünyanın heteroseksist oluşuna bağlamak ne derece doğrudur tartışılır. Bana sosrarsanız, eşcinsellerin samimi bir şekilde mücadele verememelerinin sebebininin homofobiyle veya içinde yaşadığımız dünya ile çok alakası yok; her şey kendileriyle ilgili, her şey kendi ellerinde. Bence çok istemiyorlar eşcinsel haklarını ve özgürlüğünü. Bunun sebebi de yapısallığa bağlı olarak belki heteroseksizmi iççselleştirme, belki de yeterli bir özgüvene-cesaret sahip olamama. Yoksa insan doğuştan getirdiği özelliğine uygun yaşama hakkını niye savunmasın, niye bunun mücadelsini vermesin ki. Sen susarsan, sustururlar tabi. Benim diğer eşcinsellerden artı hiçbir şeyim yok ki. Bir farklılığım da yok. Sadece kendime karşı çok sevgi ve saygı duyuyorum ve bunun onur mücadelesine toz kondurmamaya çalışıyorum. Hal böyle olunca da, yani içinde yaşadığımız şehirde-Denizli'de eşcinsel bir hareket olmasına rağmen, o hareketin eşcinsel haklarına katkı sağlayacak bir şekilde kullanılmamasından dolayı, gereksiz beklentiye girmeme adına, şimdilik Denizli GayLBTİ+ oluşumunun 3 yıl öncesinde olduğu gibi dijital çağa uygun olarak düşünsel ve fikirsel bazda mücadele vermesinin daha uygun olacağına karar kıldım. Hafta sonları veya haftanın herhangi bir gününde talepler doğrultusunda biraraya gelmelerimiz devam edecek ama bunun adına LGBTİ toplantısı demek doğru olmaz. Açıkça söyleyeyim ki yanlış anlaşılmalara da mahal vermemiş olayım; çünkü son günlerde mesajlar almaya başladım "siz toplatılarınızda grup seks mi yapıyorsunuz, seks partisi mi veriyorsunuz?" gibi sanki komplo niteliğinde. Arkadaşlar Denizli GayLBTİ'nin resmi veya gayri resmi toplantıları bundan sonra yoktur, olmayacaktır da. O yüzden böyle saçma sapan fikirlerinizle bana ulaşmayın. Denizli GayLGBTİ+ oluşumu, heteroseksüellik dışında kalan kimliklerin sadece eşcinsel tarafı için mücadele veren fikirsel ve düşünsel bir oluşumdur sadece ve eşcinsellere bu şekilde faydalı olmaya çalışacaktır. Arkadaşça bir araya gelmelerimiz elbette olacaktır ama bunun adı asla ve asla LGBTİ+ tabiri olmayacaktır. Kaynak amacıyla, fikir alma amacıyla, oturup çay kahve içerek konuya dair muhabbet amacıyla Denizli Gay her zaman paylaşımlara açık olacaktır 20 küsur yıldır olduğu gibi ama bazı kesimlerin karalamalarına mahal verecek bir faaliyet içinde olmayacaktır. Zaten teknolojik-internet çağında özgürlüğe dönüşüme yatkınlığı olan bünyelerin bilgiye ulşaması bir tık kadar uzaklıkta. Kişinin kafası sadece belden aşağı çalışıyorsa, bir araya gelinse ne olacak, gelinmese ne olacak. Ama bazı insanlar vardır, fikir alış-verişinin olduğu ortamlarda hayata karşı daha bir cesaretlenebilir, daha bir kendini geliştirebilir... Öyle kişilerle de fikir teyakkuzunda bulunmak amacıyla bir araya gelmeye her zaman açığız. Bu birebir de olabilir, kavilleşerek gurupsal da olabilir. Artık grup kelimesini kullanmaya bile çekiniyorum. Eskiden örgüt denilince terör akla gelirdi direkt, şimdi de grup diyince seks akıllara geliyor. Yıkıcı bir yapıya sahip olduğumuz için, her şeyi tersinden anlamaya çok meraklıyız çünkü. Dediğim gibi fikir alış-verişi için veya konuşunca özgüven kazanmak adına terapi mahiyetinde sohbetler için bir araya gelmememiz için hiçbir sebep yok. Bu ister kendi mekanımızda, ister bize kapılarını açan mekanlarda olur hiç farketmez. Sevgi ve saygı çerçevesinde haftada bir buluşmamız herkese iyi gelecektir.

Bu akşam da arkadaşları çaya bekliyorum...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder